En güzel Kısa Hikaye yarışması!

Arkadaşlar yeni bir yarışma daha!Kısa hikaye yarışması!En güzel hikayeyi yazan bizlerden "Hikayeci" üye banner'ını alacak (nasıl ki bende kırmızı bir dörtgende admin yazıyor,sizde de Hikayeci yazacak)

Hikaye konunuzsa Fakirlik.Fakir bir insanın bir günde yaptıklarını anlatacaksınız.İster dram ister mizahj ağırlıklı olabilir!1 hafta içinde katılımlarınızı bekliyoruz.


ARKADAŞLARINIZI ÜYE YAPARSANIZ ONLAR DA KATILABİLİR AYRICA ÜYE YAPAN KİŞİ DE SÜPER ÇENEBAZ MERTEBESİNE ATANACAKTIR!

Hikayeler gelsin! (bu başlığa cevap olarak yazınız)

Hemen yazmaya başlayacağım..

Ama senin yanında ne şansım olabilir ki...

Böyle yetenekli bi insanım ben de selin naparsın Ben katılmıycam rahat ol

hikayeyi özel mesajla mı göndereceğiz yoksa direk buraya mı yazacağız?

tamam anladım buraya yazıyormuşuz..

uzunluğu ne kadar olsun?
çok uzun yazamam kısa olur ama ne kadar kısa?

Güneş yine başkaları için doğuyordu o gün.. Yine başkalarını doyuracaklardı ve yine kendileri doyamayacaktı doğru düzgün.. Yani fakirliğin getirdiği fakir bir gündü tabiri caizse..
Saat çok erkendi ama kahya yine onlara sesleniyordu..
- Kalkmadınız mı hala sefiller!! Biz besliyoruz sizi, nerdesiniz!!
Hasan kalkmıştı çoktan, zengin sahiplerinin çocuklarının attığı yumruk ve tekmelerden her tarafı mosmor olmuş çocuklarına bakıyor, her sabah olduğu gibi onlar için ağlıyordu.. Acelece göz yaşlarını sildi, doğruldu oturduğu yerden ve karısı ile çocuklarını uyandırmaya çalıştı.. -Açlıktan karınları midelerine yapışmış bir halde nasıl uyudularsa artık-
Karısı kalktı. Çocukları uyandırdı ve onları işe yolladı. Kendisi de ahıra gitti ve inekleri sağmaya başladı..
Ayşe, iyi kadındı, güzel kadındı. Fakirlikten babası da onu Hasan'a vermişti. İyi bakardı Hasan bu sefilliğin içinde karısına, çocuklarına; korurdu, kollardı..
Çocuklar:
- Anaa, çok açız nolur bize bir iki yudum olsun süt ver..
Ayşe:(gözyaşlarını saklar)
- Tamam, geçin şuraya kimse görmesin, sonra atılırız buradan (sütü çok az verir 5 çocuk birer yudum birer yudum içerler)
Fadime(en küçüğü):
- ana ağladın yine dee mi? halimize ağladın dee mi?
ayşe:
-tabi ki halimize ağladım. iyi kötü abilerini ablalarını gönderdik mektebe ama seni gönderemeyecez heralde!
fadime:
- bana nee! ben de gidecem mektebe!! hem şurada ilerde oturan öğretmen ablama sordum. o beni ne olursa olsun okutacakmış!
ayşe:
- kızz(kafasına vurur) baban duyarsa ne der sora?
fadime:
-ne derse desin ben okuyacam..

Aylar geçti..
Fakir aile, hala zengin ailenin yanında itilip kakıla kakıla, iki kuruş için çalışıyorlardı.. Okul zamanı gelmişti ve Zehra Öğretmen, Fadime'nin annesi ve babasıyla konuşmaya çiftlik evine gelmişti.
- Merhaba ben Zehra Hiçyılmaz. Mektep öğretmeniyim. En küçük kızınız Fadime'yi okutmak istiyorum. Sizin için de bir yeşil kart çıkarma baş vurusu verdim. En kısa zamanda kasabaya aldırtacağım sizi, tanıdıklarım var. Bu fakirlikten kurtulmanızı istiyorum. Diğer çocuklar da okuyor zaten değil mi?
Hasan:
-Allah razı olsun Zehra öğretmenim. Öğretmenim diyorum çünkü sizden o kadar çok şey öğrendim ki şimdi.. Allah razı olsun, çok yardımcı oldunuz. Siz olmasaydınız Fadimemnasıl okuyacaktı?
Ayşe(ağlamaktan konuşamaz olmuştur):
- Al-Allah ra-razıı olsu-sun sizden Zehra öğ-öğretmen...
Fadime(öğretmenini öpücüklere boğmaktadır):
- teşekkür ederim öğretmenim!!


Yıllar sonra
Fakirliğin getirdiği hayattan sıyrılıp; her gün süt sağmaktan, getir götür işlerinden, itilip kakılamaktan, buğday ve pamuk toplamaktan kurtulan aile;iyi bir iş bulmuş, kasabaya kolaylıkla yerleşmiş, çocuklarını okutmuş; Fadime'yi de milli eğitim müdürü yapmışlardır.. Fakir öğrencilere yardım eden, burs sağlayan bir milli eğitim müdürü..

Böyle bir şey yazdım Admincim..

Fakirlikle ilgili işte..

Ama yarışmanın süresi bitti sanırım

Sonuçları bir an önce göndersen diyorum

Kazanan kim?

Yarışmaya senden başka katılım olmadığı için selin,yarışma süresi en az 3 aday oluncaya kadar uzatıldı.

ayrıca selin;hikayendeki yazım yanlışları,cümle üşüklükleri ve en önemlisi argo kelimelerin uzatılması ve konuşma dili kullanılması sebepleri göz önüne alınarak değerlendirilecektir.

(bu hikayenin gercekleri mutlaka birileri tarafından yasanmıstır)
15 Yıl Sonraki Gerçek
Ona böyle davranılmasına alısıktı.Ama bazen gercekten sinir bozucu oluyordu.Bir yer ziyanından farklı değildi belki de yer ziyanı bile ondan daha kıymetliydi.Ailesini geçindirmek için sürünmesi diğer insanlara acı bile gelmiyordu.Yani ona yardım etmelerini beklemiyordu ama en azından acıyabilirlerdi.Diğer insanlar ona kötü davranmasın diye varını yoğunu verebilirdi(ne kadarı varsa sanki).Kendini hiç doğmamıs saymak istiyordu tabi bu mümkün değildi bir de ailesinin durumunu düsününce...
Okuması da mümkün olmamıstı.Kardeslerine hiç yoktan ilköğretim okutmak istiyordu bu yüzden günde iki işe birden gidiyordu,ne kadar iş sayılabilirse artık...Birinci işi bir manavın yanında çıraklık yapmasıydı,zordu tabi bir cok yere kosusturmak zorunda kalıyordu ama ailesi onun tek varlığıydı paranında üstünde tuttuğu tek varlık...İkinci isi ise bu çok kötüydü tabi ama ona çıraklıktan çok kazandırıyordu... o kokain satıyordu.okul köselerinde bekliyor liselilere uyusturucu satıyordu.Kendi bağımlısı diildi tabi ama bagımlı olanlara hizmet ediyordu.Birgün yine kokain satarken ne olduğunu anlamadan polis baskın yaptı.Biri şikayet etmisti mutlaka...sonunu getiren kimdi ki?Paraları yoktu...bir avukat bile tutamamıslardı kesin cezaya carptıracaklardı.Asıl acı haberi mahkemeye çıktığında öğrendi.Kardeslerinin bi küçüğü(liseye giden) o da o okulda okuyordu ve cıktığı kız kokain alıyordu.Tabi kokaini satan abisiydi ve sevdiği kızın ölümüne yol acmıstı.Bu nedenle kardesini ihbar etti.Çıkışta aralarında buz gibi bir soğukluk vardı...dogal olmayan bir soğukluk.Oğlan tam 15 yıl uyusturucu satma sucundan hapishanede yatacaktı.15 yıl dört duvar arasında gidecekti.
Ve yıllar gecti.Özgürdü artık...(SABIKALI BİR ÖZGÜR)Ailesinin eskiden yasadığı yere gitti,tasınmıslardı ordan.Kısa sürede nereye gittiklerini anlamıstı:Annesi,babası ve kardesleri onun yokluğuna ve o hapishaneye girdikten sonra kısa sürede ölen kardesinin hasretine dayanamamıs ölmüştü.yani onları zengin-fakir diye ayıramayacakları tahtalı köye yolculuk etmislerdi...

Admin demiş ki:

Yarışmaya senden başka katılım olmadığı için selin,yarışma süresi en az 3 aday oluncaya kadar uzatıldı.

ayrıca selin;hikayendeki yazım yanlışları,cümle üşüklükleri ve en önemlisi argo kelimelerin uzatılması ve konuşma dili kullanılması sebepleri göz önüne alınarak değerlendirilecektir.

Ezgi beni bilirsin.. Herkesten çok dikkat ederim, ama buradao köylü havasını vermeye çalıştım.. O yüzden.. Yoksa tekrar yaarım yani...

Yok tamam o zaman dikkate almıyorum yazım hatalarını